BİZİ ARAYIN: 0246 218 73 67
 
ISPARTA GÜLÜ HAKKINDA BİLMENİZ GEREKEN HER ŞEY
12 May

ISPARTA GÜLÜ HAKKINDA BİLMENİZ GEREKEN HER ŞEY

Yayınlayan: Hasan Ali Özkaya Okunma: 418 Yorumlar: 0

Gül (Rosa damascana Mill. ) Gül yağı (Oleum rosae)

Türkiye’de doğal olarak yetişen 25 gül türünden ikisi olan Rosa gallica L. ve Rosa phoenicia Boiss. Rosa damascana Mill. türlerinin doğal bir melezidir. Türkiye, Orta Asya, Azerbaycan, İran ve diğer Asya ülkelerinde yetiştirilen gül ve onun çeşitleri, eski zamanlardan beri kullanılmakta ve çok değerli bir kokuya aynı zamanda büyük şifaya sahiptir. Bu bitkinin yaprakları kullanılır. Yapraklar sabahın çok erken saatleri toplanır (1). Gül çiçeği ve şeker ile hazırlanan macun kıvamdaki gül reçeli kuvvet verici olarak kullanılır (2). Kokulu su olan gül suyu, antibiyotik özelliğinden dolayı Asya ülkelerinin hemen hepsinde özellikle sıcak bölgelerde milattan öncesinden günümüze değin kullanılmaktadır. Hatta çok eskiden ameliyatlarda kullanıldığı bilinmektedir.(1).  Gül her coğrafyada güzelliğine önem veren kadınların baş tacı olmuş. Romalı soylu hanımlar her gece kullandıkları güzellik malzemeleri için Mısır’dan gemiler dolusu gül getirmişlerdir. Şuanda ise, Isparta’nın yetiştirdiği güllerden kendi güzellik malzemelerini üretmesi, gül ile hazırlanan çeşit çeşit ürünlerin gelişmesi hem güzellik hem sağlık hem de geleneklerimiz açısından çok ümit vericidir. (6)
Yağ gülü (Rosa damascena Mill.) Rosaceae familyasından değerli bir uçucu yağ bitkisidir. Parfüm endüstrisi için su buharı distilasyonu ile uçucu yağı elde edilip faydalanılan en önemli kokulu türü Rosa damascena vartrigintipetale olup bu tür bildiğimiz Isparta gülü’dür. Pembe yağ gülü, Damask/Şam gülü olarakta adlandırılır. Gül yağı soluk sarı renkli, gül kokulu ve keskin lezzetli bir sıvıdır (2-3).  Gülde %0.1-0.2 kadar eterik yağ bulunur. Öyle ki, 1 kg yağ almak için 300 bin kadar gül çiçeği gerekir. Gül yağının terkibinin büyük bir kısmı, çok hoş kokuya sahip olan alifatik bileşiklerden ibarettir.  Bu bileşiklerden en önemlisi ve miktarca daha çok olanı %60 geraniol alkoloididir, %30 sitronellol da bulunmaktadır (1).
Gül çiçeklerinin damıtılması ile elde edilen gül yağı (rose otto veya rose attar) koku, parfüm ve kozmetik endüstrisinin en değerli ham maddelerinden birisidir. Damıtma sırasında yan ürün olarak elde edilen gülsuyu; kozmetikte cilt bakım toniği, geleneksel tıpta ateş düşürücü, antiseptik ve mide rahatsızlıklarını giderici, gıda endüstrisinde koku ve tat verici olarak (örneğin güllaç, reçel, lokum ve şurup üretiminde) yaygın şekilde kullanılır. Gül suyunun cilt rahatsızlıkları ve yaralanmalarına karşı iyileştirici gücünü, kırışıklıkları gidermede ve yaşlanma belirtilerini geciktirmede güçlü tonik etkisini, serinletici ve ateş düşürücü özelliğini modern tıp henüz yeni yeni keşfetmeye başlamıştır (3).  Gül sabunu deri hastalığı başta olmak üzere birçok hastalığa faydası vardır. Gül sabunu cildi nemlendirerek cildin daha güzel bir görünüme kavuşmasını ve daha yumuşak olmasını sağlar. Vücutta bulunan doğumla birlikte gelen doğum lekelerini yok ederek cildin güzel görünmesini sağlar. Ciltte oluşan yaşın ilerlemesine bağlı yıpranmalara karşı gerginleştirme yaparak cildin daha düzgün ve pürüzsüz görünmesini sağlarBayanlarda makyajdan sonra makyaj temizlemek için gül sabunuyla yıkayabilirsiniz. Cilt sorunları için kullanmak isteyenler düzenli olarak her gün yüzlerini yıkamaları yeterli olacaktır. Bu sayede vücudun iyileşmesi sağlanabilir.  (4)
Baydar ve Kazaz Isparta Gülcülüğü ile ilgili kitaplarında şunları söyler ; Gül yağı özellikle soğukta çatlayan ve sıcakta kavrulan kuru ciltler için birebirdir. Gül sirkesi ateş düşürücü ağrı dindiricidir. Cilt bakımı ve cilt sağlığı için faydalı olan gül, kadınlarda doğum sonrasında karın bölgesinde ortaya çıkan doğum izlerinin ve renk tonu değişimlerinin giderilmesinde oldukça etkilidir.(7)
Gül hakkındaki bilimsel makalelerde gülün antibakteriyel, antioksidan etkilerinin yanında antidepressan özelliğinden de sık sık bahsedilmektedir.  (5) İbni Sina, gülün beyne etkisinden yıllar öncesinden bahsetmiştir, 13 Yy’ da yaşayan ibn-ül Baytar’da gül suyunun aklı, beyni kuvvetlendirici ve duyuları keskinleştirici, yaşam kuvvetini arttırıcı, kalp atışına faydalı, güzel kokusu ile ve koku kuvveti ile bedeni güçlendirici özelliklerini sıralar. İçilince mide bulantısına faydalıdır. Buharını başa tutmanın göz hastalıklarına tedavi edici etkilerini uzun uzun bizlere anlatmaktadır. Buharı aynı zamanda baş ağrısını hafifletir. (6)
15. yy’da yazılmış önemli bir Tıp Kitabı olan ‘Kemaliye’ de ‘Teninun kokusı daim gül kokusı gibi olması için’ denilerek bir çeşit pudra hazırlanmasını anlatır. Bu koku beden terliyken boyna göğse ve koltuk altlarına sürülür tekrar yıkanıncaya kadar vücuttan çıkmaz. Kemaliye’nin yazarı bu koku ruhaniyyeti kuvvetlendirir ve kalbi pek safi eyler der. Dinaveri ‘Kitabü’n-Nebat’ adlı kitabında gülün etkisini ‘gülü kurutup, uylukta ve kasıkta olan çıbana koysalar fayda eder, eğer yenmiş derin çıbanlara vursalar et bitirir’ diyerek deri hastalıklarındaki etkisinden bahseder.  Edviye-yi Müfrede’ de kurutulmuş gül uyuz olmuş vücutlara faydalıdır. İnsanın vücudunda olan sivilcelere sürseler giderir der. (6)
KAYNAKLAR:
  1. Zeynelov, Y., 2008, İlaç Bitkiler Tarihi Gelişimi ve Kullanımları ND-Aden Yayıncılık, İstanbul 242s.
  1. Baytop, T., 1999, Türkiye de Bitkiler ile Tedavi Nobel Tıp Yayınevi Çapa İstanbul 480s.
  1. Baydar, H.,2013, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bilimi ve Teknolojisi, Genişletilmiş 4. Baskı Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayın No 51, Isparta 303s.
  1. https://www.sabun.gen.tr/gul-sabunu.html
  1. Mohaddese, Mahboubi  Rosa damascena as holy ancient herb with novel applications, Volume 6, Issue 1, January 2016, Pages 10-16
  1. Altıntaş, A., Gül Gül Suyu Tarihte, Tedavide Ve Gelenekteki yeri Eczacılık ve Tıp Tarihi serisi 1 Portakal Basım AŞ. 2009 İstanbul Sayfa 93-174
  1. Baydar, H., Kazaz, S., Yağ Gülü ve Isparta Gülcülüğü Gülbirlik Yayınları-1 Tola Matbaa ISBN 978-605-86012-0-8, 2013 ISPARTA 

Yorum Yaz